Tikler nelerdir? Bu soruyu sorduğumuzda takınlar ile tikleri karıştırmak mümkündür. Fakat tikler ve takıntılar birbiri ile bağlantılı olsalar bile ayrı şeylerdir. Tikler insan vücudunda istemsiz bir şekilde oluşan kasların kısa süreli ve belirli aralıklar ile kasılması sonucunda ortaya çıkan ses ve ya hareketler olarak tanımlanmaktadır. Vücudumuzda var olan kasların istek dışı hızlı bir şekilde aynı periyodlarla olmamak ile birlikte tekrarlayan kasılmalardır.
Takıntılar ise kişinin zihninde istemsiz bir şekilde var olan düşünceler ve dürtüler olarak tanımlanır. Bu düşüncelerden kurtulmak adına yapılan davranışları da kapsamaktadır. Böylece tikler ve takıntılar farklı olgular olmaktadır. Ama insan zihninde birbiri ile bağlantılıdır. Gösterilen terapi yöntemlerinde farklılıklar vardır. Tiklerin oluşmasında biyolojik yatkınlığın etken olduğu gözlemlenmiştir.
Eğer bir kişi tik geliştiriyor ise ailesinde ve ya genetik ile getirdiği bir etki görülebilir. Tikler hem biyolojik hem de sosyal çevrenin etkilediği bir rahatsızlıklardır. Kişinin beyninde belirli olan bir alanında etki ettiği görülmektedir. Tiklere sahip olan bir kişinin takıntılara sahip olma riskinin arttırdığı görülmektedir. İhtimalleri yüzde elli oranında etkilemektedir.
Çocuklarda görülen tiklerin nedeni ile ilgili tam bilgi olmamasına rağmen biyolojik ve çevresel faktörler başlığı altında incelenir. Ailesinde tike sahip biri ya da birilerinin olması ve ya sosyal çevresinde yaşadığı olumsuz bir olayın sonucu olarak ortaya çıkabilir.
Her ne kadar biyolojik yatkınlık tikler üzerinde etkileyici olsa da çocuğun yaşadığı çevresel faktörler göz önünde bulundurulmalıdır. Eğer tikler belirli zamanlarda ortaya çıkıyorsa nedenleri ile ilgili gözlem yapılmalıdır. Çocuk tikleri başladığı zaman nerede bulunuyor, yanında kimler oluyor, hangi tutum ve davranışlardan sonra bu tikleri gösteriyor gibi soruların cevapları bulunmalıdır.
Tikler ile ilgili terapilerin başarılı bir şekilde ilerlemesi için nedenlerinin iyi bilinmesi gerekmektedir. Çocuklarda tiklerin var olduğunun anlaşılması için hareketlerin istemsiz ve bir amaca hizmet etmemesi gerekmektedir. Ancak bu hareketlerin baskılanıyor olması söz konusudur. Çocuklarda en çok karşılaşılan tikler ses çıkartma ve garip hareketler tekrarıdır.
Tiklerin bebeklik yıllarından daha çok çocukluk döneminde ortaya çıktığı görülmektedir. En sık rastlanan yaşlar olarak 6-7 yaş aralığıdır. İlk ergenlik dönemine girdikleri zaman yer almaktadır. Tikleri cinsiyet olarak incelediğimizde erkek çocuklarının kız çocuklarına oranla dezavantajlı durumda olduğunu görürüz. Çocuklarda en sık rastlanan tik yüz kasları ile ilgili olanlardır. Ne kadar zamandır devam ettiği ve sürdüğü ise bize önemli bilgiler vermektedir.
Çocuklarda var olan tiklerin 2 tane nedeni vardır: Genetik yatkınlık ve çevresel faktörler. Çocuğun aile bireylerinden birinde veya yakın çevresinde tiki olan birinin varlığı çocuğun tiklere karşı genetik yatkınlığının olduğunu gösterir.
Bir diğer nedeni ise çevresinde var olan olaylar ve davranışlardır. Aile içinde sürekli var olan gerginlik ve stresli yaşam çocukta olumsuz anlara neden olur. Ailesinin çocuğun üzerinde baskılı ve otoriter yapısı çocuğu zorluyor ve rahatsız ediyorsa anne-baba tutumlarının etkisi vardır. Ailede çocuğun yaptığı her davranışın beğenilmemesi ve bu sebeple çocuğun kendinde var olan özgüvenin ve benlik algısının düşmesine neden olmaktadır. Bu durumda çocuk bu olumsuz duygulara dikkat çekmek için kendine yeni yollar aramaktadır.
Tikler böyle bir yolda seçenek olmaktadır. Yeni bir kardeş doğumuyla ailenin sevgi ve ilgisini kardeşiyle paylaşmak durumunda kalan çocuklarda görülmesi normaldir. Kaybettiği ilgiyi ve sevgiyi tekrar almak için çaba harcayacak olan çocuk ailesinin dikkatini çekmek ister. Bu durumda tiklerle ilgili en önemli konulardan biri aile içindeki iletişim bozuklukları ve tutumlardır.
Eğer ki huzursuzluk ve gerginliğin sürekli yaşandığı bir aile ortamında büyüyen bir çocuk varsa kendine kaçış yolları da arayan bir çocuk vardır demektir. Çocukta tikleri bırakması ve bu davranışları sergilememesi için altında ki nedenlerin çözümlenmesi önemlidir.
Çocuğunda tik olan anneler genelde tik tedavisi için hangi doktora gidilmeli deyip tik ve takıntılardan kurtulma yolları arayışına girmektedirler. Bu durumda bu aşamaları dikkatlice irdemelerini istiyoruz.
Eğer tiklerin kaynağı çevresel faktörlerden kaynaklanıyor ise bu durumda psikolojik destek alınması gerekir. Aynı zamanda bir uzmanla işbirliğinde olunması gerekmektedir. Ailesi ve sosyal çevresi tarafından istenilen duygusal ihtiyaçları karşılayamayan çocuk zamanla tiklerin artmasıyla karşılaşır.
En önemli başlangıç olarak stresin ve kaygının kaynağının bulunması ve bu konu üzerinde çalışılması gerekmektedir. Uyku düzeninin ve hayat kalitesinin artması için seanslarda yeni işlevsel yöntemler deneriz.
İzmir’de Ege Pozitif Psikoloji Danışmanlık Merkezi’nde çocuklarda ve ergenlerde görülen tikler ile ilgili çalışmalarımızı sürdürmekteyiz.